Detaylı Bilgi İçin Arayın: 0 312 922 02 20
Sun & Sun International
İşletmelerin doğal kaynakları verimli kullanarak çevresel etkilerini en aza indirmesi, gelecek nesiller için yaşanabilir bir dünya bırakmanın temelidir. Su ayak izinin azaltılması, ekosistemlerin korunmasına ve iklim değişikliğiyle mücadeleye katkı sağlar.
Firmanızın çevresel etkilerini azaltmak ve uzun vadeli değer yaratmak için ihtiyaç duyduğu tüm sürdürülebilirlik çözümlerini tek çatı altında sunuyoruz.
Türkiye’de artan çevresel regülasyonlar ve Avrupa Birliği’nin Yeşil Mutabakat ile Paris Anlaşması gibi küresel politikaları doğrultusunda, işletmelerin karbon, su ve atık yönetimi alanlarında sürdürülebilirlik odaklı dönüşüm gerçekleştirmesi kaçınılmaz hale gelmiştir. Bu kapsamda; kurumsal karbon ayak izi, su ayak izi ve ürün karbon ayak izi hesaplamaları büyük önem taşımakta, GHG Protokolü, ISO 14064, ISO 14046 ve ISO 14067 gibi uluslararası standartlar çerçevesinde raporlama ve analiz süreçleri yürütülmektedir. Ürün yaşam döngüsü analizi (LCA) ile çevresel etkiler bütüncül olarak değerlendirilmekte, firmaların sürdürülebilirlik stratejilerini güçlendirecek adımlar planlanmaktadır.
Ayrıca, enerji verimliliği etütleri, yeşil dönüşüm projeleri ve atık yönetimi stratejileri ile işletmelerin kaynak kullanımında tasarruf sağlayarak çevresel etkilerini azaltmaları hedeflenmektedir. Bu çalışmalar yalnızca çevresel sorumluluk değil, aynı zamanda maliyet avantajı, ihracat pazarlarında rekabet gücü ve hibe/teşviklerden yararlanma açısından da stratejik bir değer taşır. İşletmelerin sürdürülebilirlik yolculuklarında ihtiyaç duydukları hesaplama, analiz, raporlama ve proje danışmanlığı hizmetleri uzmanlıkla sunulmaktadır.
Karbon ayak izi, bir bireyin, işletmenin veya ürünün faaliyetleri sonucu doğrudan veya dolaylı olarak atmosfere saldığı toplam sera gazı miktarını ifade eder. Karbondioksit eşdeğeri (CO₂e) ile ölçülen bu değer, çevresel sürdürülebilirlik açısından kritik bir göstergedir. İşletmeler için karbon ayak izi hesaplaması, enerji tüketimi, üretim süreçleri, lojistik, tedarik zinciri ve atık yönetimi gibi faktörler göz önünde bulundurularak her bir faaliyetin karbon salınımna ilişkin karşılığı için analiz ve hesaplama gerçekleştirilir. Karbon ayak izi GHG (Greenhouse Gas) Protokolü çerçevesinde üç ana kategoride ele alınmaktadır.
Karbon ayak izi hesaplama, sürdürülebilirlik yolculuğundaki ilk adımlardan biri olmakla beraber, bu alanda uygulamaya alınan düzenlemeler neticesinde, tüm şirketlerin kurumsal karbon, su ve ürün ayak izlerinden sorumlu olacağı ve bu sorumluluğun finansal maliyetini karşılayacaklarından yola çıkarak, karbon ayak izi hesaplama ve raporlamanın tüm dünyada zorunlu bir standart olacağını söylemek mümkündür.
Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (CBAM) gibi küresel düzenlemeler doğrultusunda, karbon ayak izini yönetmek ve azaltmak, rekabet gücünü korumak için zorunlu bir adım olarak görülmektedir. İşletmelerin tüm faaliyetleri incelenerek GHG (Greenhouse Gas) Protokolü ve ISO 14064-1 Standardına uygun hesaplanarak raporlanmaktadır.
Su ayak izi, bir işletmenin veya ürünün üretim süreçlerinde doğrudan ve dolaylı olarak tükettiği toplam tatlı su miktarını ifade eder. İşletmeler için su yönetimi, sadece çevresel sürdürülebilirlik açısından değil, aynı zamanda operasyonel verimlilik, regülasyon uyumu ve su kıtlığı risklerine karşı önlem alma açısından da kritik öneme sahiptir. Su ayak izi, kullanım şekline ve kaynağına göre üç ana bileşenden oluşur: Mavi Su Ayak İzi: Bir işletmenin yüzey ve yeraltı su kaynaklarından doğrudan çektiği su miktarını ifade eder. Örneğin, üretim süreçlerinde kullanılan içme suyu ve tarımsal sulama mavi su kategorisine girer. Yeşil Su Ayak İzi: Toprakta depolanan yağmur suyunun bitkiler tarafından kullanılması ile ilgilidir. Özellikle tarımsal üretimde ve orman yönetiminde büyük bir rol oynar. Gri Su Ayak İzi: Bir işletmenin faaliyetleri sonucu kirlenen suyun tekrar kullanılabilir hale getirilmesi için gereken su miktarını ifade eder. Örneğin, bir üretim tesisinde kullanılan kimyasalların neden olduğu su kirliliğini dengelemek için gereken su miktarı gri su ayak izi kapsamında değerlendirilir. Su ayak izi hesaplaması, işletmelerin su tüketimini optimize etmelerine, su kıtlığı riskine karşı önlem almalarına ve sürdürülebilir tedarik zinciri yönetimi oluşturmalarına yardımcı olmakta ve ISO 14046 Su Ayak İzi Standardı’na uygun olarak hazırlanmaktadır. Su ayak izi hesaplama hizmetimiz, işletmenizin su kullanımını kapsamlı bir şekilde değerlendirmekte, mavi, yeşil ve gri su bileşenlerini ayrıntılı olarak analiz etmekte ve bu veriler ışığında sürdürülebilir su yönetimi stratejileri oluşturmaktadır. ISO 14046 ve Water Footprint Network metodolojilerini referans alarak hesaplama yapıyor; veri toplama, analiz, raporlama ve iyileştirme önerileri ile işletmenizin su ayak izini kontrol altına almanızı sağlıyoruz.
Ürün karbon ayak izi, bir ürünün hammadde temini, üretimi, lojistiği, kullanımı ve bertarafı süreçleri boyunca neden olduğu toplam sera gazı emisyonlarını ifade etmektedir. Diğer bir deyişle ürününüzün yaşam döngüsü boyunca ortaya çıkardığı toplam sera gazı emisyonlarının (CO₂ eşdeğer cinsinden) ölçülmesi ve değerlendirilmesidir. Bu hizmet kapsamında, ürünün hammadde temininden üretime, dağıtımdan kullanım aşamasına ve nihayetinde atık yönetimine kadar her aşamada kullanılan enerji, hammadde miktarları, üretim süreçlerinde ortaya çıkan yan ürünler ve atıkların yanı sıra, ürünün kullanım ömrü boyunca tüketilen enerji ve kaynakların etkisi de göz önünde bulundurulmaktadır.
Bu süreçler, Yaşam Döngüsü Analizi (LCA) yöntemiyle değerlendirilerek ürünün çevresel etkileri ortaya konur. LCA ise Bir ürünün çevresel etkilerini hammadde tedarikinden kullanım ömrünün sonuna kadar analiz eden kapsamlı bir değerlendirme metodudur. Ürün karbon ayak izi hesaplamasının ardından, ürünlerin atık üretmeden tekrar kullanılması veya geri dönüştürülmesi üzerine kurulu bir iş modelini ifade eden döngüsel ekonomi çalışmaları yürütülmektedir.
Ürün karbon ayak izi hesaplaması, daha düşük karbonlu ürünler geliştirmek, tedarik zincirinde sürdürülebilirliği artırmak ve yeşil pazarlama stratejileri oluşturmak için önemlidir. Aynı zamanda, AB Yeşil Mutabakatı ve Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (CBAM) gibi düzenlemelere uyum sağlamak için kritik bir adımdır. Ürün ayak izi, ISO 14067 Standardı kapsamında değerlendirilmektedir.
Günümüzde, tüketiciler ve yatırımcılar, ürünlerin çevresel etkilerine daha fazla önem vermekte ve sürdürülebilir üretim süreçlerini tercih etmektedir. Biz de sürdürülebilirlik danışmanlığımız kapsamında ihracat yaptığınız ürünler özelinde ürün karbon ayak izinizi ISO 14067 standardına uygun şekilde hesaplayarak raporunuzu oluşturuyoruz.